480

29 — Bir yemeği beğenmediği işitilmedi. Beğendiğini yir, beğenmediğini yimez ve birşey söylemezdi.

30 — Günde bir kerre yirdi. Ba’zan sabâh, ba’zan akşam yirdi. Eve gelince (yiyecek var mı?) der, yok denirse, oruc tutardı.

Yemeği sofra bezi, tepsi, masa gibi birşey üstünde yimeyip, yere kor, diz çöker, bir şeye dayanmadan yirdi. Yemeğe besmele okuyarak başlardı. Sağ eli ile yirdi.

31 — Dokuz zevcesine ve birkaç hizmetçisine ba’zan bir senelik arpa ve hurma ayırır, bundan fakîrlere de sadaka verirdi.

32 — Yemekler arasında koyun etini, et suyunu, kabağı, tatlıları, balı, hurmayı, sütü, kaymağı, karpuzu, kavunu, üzümü, hıyarı ve serin suyu severdi.

33 — Suyu yavaş yavaş, besmele ile başlıyarak üç yudumda içer, sonunda(Elhamdülillah) der ve düâ ederdi.

34 — Diğer Peygamberler gibi, zekât malı ve sadaka almazdı. Hediyyeyi kabûl ederdi. Ekseriyâ karşılığını ziyâdesi ile verirdi.

35 — Giymesi câiz olanlardan her bulduğunu giyerdi. Kalın kumaşdan ihram şeklinde dikilmemiş şeylerle örtünür, peştemal sarınır, gömlek ve cübbe de giyerdi. Bunlar pamukdan, yünden veyâ kıldan dokunmuşdu. Ekseriyâ beyâz, ba’zan yeşil giyerdi. Dikilmiş elbise giydiği de olurdu. Cum’a ve bayramlarda ve yabancı elçiler geldikde ve cenk zemânlarında kıymetli gömlekler, cübbeler giyerdi. Elbiselerinin renkleri ekseriyâ beyâz olurdu. Yeşil, kırmızı ve siyâh olduğu da olurdu. Kollarını bileklerine kadar, mübârek ayaklarını baldırın yarısına kadar örterdi.

İmâm-ı Tirmüzînin “rahime-hullahü teâlâ” (Şemâil-i şerîfe) kitâbında diyor ki, (Resûlullah, Kamîs, ya’nî gömlek giymeği severdi. Gömleğinin kolları, bileklerine kadar uzundu. Gömleğinin kollarında ve yakasında düğme yokdu. Ayakkabısı deriden olup, bir tasması ve iki kıbâlı vardı. Kıbâl, bir ucu tasmaya, diğer ucu, ön uca dikilmiş kayışdır. İki parmak arasından geçmekdedir. Elbise ve ayakkabı giymekde âdete uyulur. Âdetden ayrılmak, şöhrete sebeb olur. Şöhretden kaçınmak lâzımdır. Mekkeye girdiği zemânda, mübârek başında siyâh sarık sarılı idi).

36 — Ekseriyâ beyâz, ba’zan siyâh tülbenti başına sarık olarak sarıp, ucunu bir karış kadar iki omuzu arasına sarkıtırdı. Sarığı çok büyük ve pek küçük olmayıp, üçbuçuk metre kadar uzundu.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.