480

Müslimân kadına, (Günde beş def’a ibâdet etmek, bugünkü hayât tarzımıza nasıl uyar? Bu kadar ibâdet, fazla gelmez mi?) diye sordum. O gülümsiyerek, bana şu süâli sordu, (Sizin piyano çaldığınızı duyuyorum. Mûsikîye merâklı mısınız?) (Hem de çok) diye cevâb verdim. (Pek âlâ, her gün ekzersiz yapar mısınız?) (Tabî’î, işden eve gelir gelmez hergün hiç olmazsa iki sâat piyano çalarım) diye cevâb verdim. Bunun üzerine, müslimân kadın, (Beşi bir arada, nihâyet yarım sâat veyâ 45 dakîka sürecek olan bir ibâdet, size niçin çok geliyor? Siz nasıl piyano ekzersizlerini yapmazsanız, piyano çalmak kudretiniz azalırsa, Allahü teâlâyı düşünmek, Ona secde ederek lutflarına şükr etmek azaldıkça, Ona giden yol uzaklaşır. Hâlbuki, her gün yapılan ibâdet, Allahü teâlânın doğru yolunda adım adım ilerlemek demekdir) diye cevâb verdi. Ne kadar haklıydı! Her müslimânın, Allahü teâlâyı çok hâtırlaması, kalbine Allah sevgisini yerleşdirmesi lâzımdır. Kalb, Beytullahdır. Bir eve sâhibi sokulmazsa, eve de, sâhibine de, düşmanlık olur. Beş vakt nemâz, insanı bu felâketden kurtarmakdadır. Dünyâ işlerine, dünyânın geçici zevklerine dalarak, Allahı unutan insana, nemâz, Rabbini hâtırlatmakdadır.

Artık müslimânlığı kabûl etmeme bir mâni’ kalmamışdı. Ben islâm dînini bütün rûhum, bütün ma’neviyyâtım ile kabûl etdim. Gördüğünüz gibi, onu öyle ilk bakışda ve hiç düşünmeksizin seçmemiş, aksine, onu ancak iyice tedkîkden, hattâ içinde kusûrları arayıp bunların cevâbını buldukdan ve bu dînin her bakımdan tam ve mükemmel olduğunu anladıkdan sonra müslimân olmuşdum. Şimdi müslimân olmakla iftihâr ediyorum.

22
LADY ZEYNEB EVELYN COMBOLD
(İngiliz)

Benim niçin müslimân olduğum benden mütemâdiyyen sorulur. Ben meşhûr bir âilenin kızıyım ve zevcim de meşhûr ve mühim bir kimsedir. Niçin müslimân olduğumu süâl edenlere, müslimânlık nûrunun ne zemân rûhuma doğduğunu kat’î olarak bilmediğimi söylerim. Bana, sanki her zemân müslimânmışım gibi geliyor. Bu da, hiç acâib bir şey değildir. Zîrâ müslimânlık, tabî’î ve hak bir dindir. Her çocuk, müslimân olarak doğar. Kendi başına terk edilirse, müslimânlıkdan başka bir din seçmez. Avrupalı bir muharririn dediği gibi, (Müslimânlık, akl-ı selîm sâhiblerinin dînidir).

Bütün dinleri birbiri ile mukayese edecek olursanız, bunların en mükemmeli, en tabî’î, en mantıkî olanının, islâmiyyet olduğunu derhâl görürsünüz.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.