Îsâ “aleyhisselâm” göke çıkarıldıkdan sonra, (İncîl)e uyduğu için, zâlim yehûdî hükümdârı büyük Herodun torunu, birinci Herod tarafından şehîd edildi. Mubârek bedeninin parçaları başka şehrlerdedir. İbni Âbidîn, önsözünde diyor ki, (Mubârek başı, Şâmda Ümeyye câmi’indedir.) 482, 507, 1194.
961 — YAHYÂ BİN MU’ÂZ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ebû Zekeriyyâ Sôfiyyedendir. Rey şehrinde tevellüd etdiği için Râzî denir. 258 [m. 872] senesinde Nîşâpûrda vefât etdi. 419, 607, 610.
962 — YAHYÂ BİN MUHAMMED “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Kâdî İbn-ül-Hâşim-il-Bağdâdî [228] de tevellüd, 318 [m. 930] de vefât etdi. Fıkh ve hadîs âlimidir. (Kitâb-ül-kırâet) ve fıkhda (Sünen) ve hadîsde (Müsned) kitâbları vardır.
963 — YAHYÂ EFENDİ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Beşiktaş ile Ortaköy arasındaki câmi’i şerîfi yapdı. Amasyalıdır. Dokuzyüz [900] de Trabzonda tevellüd, 977 [m. 1569] de vefât etdi. Kabri üzerine ikinci Selîm hân tarafından türbe yapıldı. Tıb, matematik ve fizik bilgisi çok idi. Trabzonda vâlî olan sultân Süleymân ile süt kardeşi idi. Sultân Süleymân halîfe olunca, İstanbulda meşhûr olan yere yerleşdirdi. Babası Şâmlı Ömer efendi Trabzonda kâdî iken tevellüd etdi. Şi’r ve dîvânı vardır. Üveysîdir. Türbesinde dört erkek, dört kadın dahâ vardır. Yanındaki üç türbenin herbirinde birer Alî pâşa yatmakdadır. Yanında bir de niyyet kuyusu vardır. Bir niyyet kuyusu da, Eyyûbde Kaşgarî dergâhı yokuşunda 16 numaralı evin bağçesindedir.
Fetvâ sâhibi Minkârî-zâde Yahyâ efendi başkadır. Kırkikinci şeyh-ül-islâm idi. 1088 [m. 1677] de vefât etdi. Üsküdârda medresesi yanındadır. 250, 339, 631.
964 — YA’KÛB “aleyhisselâm”: İshak aleyhisselâmın oğlu, Yûsüf aleyhisselâmın babasıdır. Adı İsrâîl idi. Oniki oğlunun torunlarına (Benî-İsrâîl), ya’nî İsrâîl oğulları denir. Sonradan yehûdî denildi. Şâmdadır. İshak aleyhisselâmın ikinci oğlu İys idi. Bunun oğlu Rûm sarışın olduğu için bunun soyundan olanlara (Rûm) veyâ (Benî-Asfer) denildi. 356, 389, 390, 391, 482, 1006, 1122, 1151.
965 — YA’KÛB BİN SEYYİD ALÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Edirnede kâdî idi. Sonra Bursada müderris iken 931 [m. 1525] senesinde vefât etdi. (Gülistân) şerhı ve (Mefâtîh-ul-cinân) ismindeki (Şir’a-tül-islâm) şerhı meşhûrdur. Bu şerh 1288 [m. 1871]de İstanbulda basılmış ve Hakîkat Kitâbevi tarafından 1413 [m. 1992] de İstanbulda ofset baskısı yapılmışdır. 392, 596, 1036, 1142.
966 — YA’KÛB-İ ÇERHÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Alâüddîn-i Attâr hazretlerinin talebelerinin büyüklerindendir. Derin âlim, veliy-yi kâmil idi. Gaznede Çerh köyünde tevellüd ve 851 [m. 1447] de Hülfetûda vefât eyledi. Hirâtda ve Mısrda tahsîl edip, Buhârâda Behâeddîn-i Buhârî hazretlerinin sohbeti ve teveccühleri ile şereflendi. Tebâreke ve Amme cüz’lerinin tefsîri ve fârisî (Risâle-i ünsiyye) kitâbı Hindistânda basılmışdır. 957, 969, 1148, 1174, 1184, 1185.
967 — YEHÛDÂ: Îsâ aleyhisselâma îmân eden oniki havârîden biridir. Bunun mürted olup, Îsâ aleyhisselâmı otuz dirhem gümüş karşılığında yehûdîlere haber verdiği söylenmekdedir. Yudas İsharyot da denilmekdedir. Üçyüzdoksandokuzuncu [399] sırada (Havârîler) ismine bakınız! 1108, 1109.
968 — YEKDEST “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ahmed Yekdest Cüryânî, Buhârânın Cüryân kasabasında tevellüd etdi. 1069 [m. 1658] da ticâret için Hindistâna giderken Cüryândaki tâ’ûnda çoluk çocuğunun öldüklerini işitdi. Yolda eşkıyâlar basıp mallarını aldılar ve sol kolunu kesdiler. Çok üzüntülü Serhend şehrine geldi. 1069 [m. 1658] senesinde Muhammed Ma’sûm-i Fârûkînin hizmeti ile şereflendi. Onbir sene kahvesini pişirdi. Sonra hilâfet verilip Mekke-i mükerremede irşâda emr olundu. Otuzdokuz sene bu vazîfeyi yapdıkdan sonra 1119 [m. 1707] da Mekkede vefât etdi. Şeyh Ahmed Yekdest hazretlerinin çok talebesi vardır. Bunlardan biri, Muhammed Emîn Tokâdî hazretleridir. Bir talebesi de, Eğrikapı dâhilinde Emîr Buhârî mescidi tekkesindeki tatâr Ahmed efendidir.