369

(Allahü teâlâ size, adâlet yapmanızı, ihsân etmenizi ve [muhtâc olan] akrabâya vermenizi emr ediyor. Fuhşdan [zinâdan], münkerden [fenâlıklardan] ve zulm yapmakdan da nehy ediyor) buyurulmuşdur.

[İhsân etmek demek, Peygamberimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” ta’rîfi ile (Allahü teâlâya Onu görüyormuş gibi ibâdet etmekdir. Sen Onu görmüyor isen de, O seni görüyor)demekdir. İhsân, önce harâmlardan sakınmak, sonra farzları yapmakla olur.]

Mâide sûresinin sekizinci âyetinde meâlen: (Ey mü’minler! Allah için amellerinizde ve sözlerinizde hakkı ayakda tutan hâkimler olun ve adâlet ile şâhidlik eden kimseler olun. Düşmanlarınıza olan buğzunuz, kininiz, sizi adâletsizliğe götürmesin [size vebâl yüklemesin. Ya’nî düşmanlarınıza bile adâlet ile davranınız. Dost ve düşmanınıza] adâlet yapınız ki, bu takvâya çok yakındır. Allahü teâlâdan korkun. Çünki Allahü teâlâ, sizin amellerinizden [yapdıklarınızdan] haberdârdır) buyurulmuşdur.

Âdil olmayıp, zulm edenler hakkında, İnsân sûresinin otuzbirinci âyetinde meâlen, (Allahü teâlâ zâlimlere elem verici, acıklı bir azâb hâzırladı) buyuruldu. Bu adâlet ve zulm bahsi, Kur’ân-ı kerîmde, İncîldeki gibi kısa değildir. Kur’ân-ı kerîmde ve hadîs-i şerîflerde geniş şeklde îzâh buyurulduğundan, temâmı anlatılacak olsa, büyük bir kitâb olur.

9 — Matta İncîlinin beşinci bâbının yirmibirinci âyetinden yirmiyedinci âyetine kadar olan kısmında anlatılanlar: (Din kardeşini incitmemek, ihtiyâcı olduğu zemân kendi işini bırakıp, ona yardım etmek, düşmanın bile olsa, ona dostluk göstermek, hâsılı dâimâ güzel ahlâk sahibi olmak, yumuşaklık ile muâmele ve iyilik etmek)den ibâretdir.

Bunların hepsini, fazlası ile Nisâ sûresinin otuzaltıncı âyet-i kerîmesi içerisine almakdadır. Bu âyet-i kerîmede meâlen: (Allahü teâlâya ibâdet ediniz. Ona hiçbir şeyi şerîk [ortak]koşmayınız. Annenize ve babanıza [söz ve fi’l ile], akrabâya [sıla-i rahm, onları ziyâret ile],yetîmlere [gönüllerini almak ile], fakîrlere [sadaka ile], akrabânız olan komşularınıza[şefkat ve merhamet ile], komşularınıza [iyilik ve onlara gelen zararlara mâni’ olmak ile],dost ve arkadaşlarınıza [haklarına riâyet ve sevgi ile], yolcu ve misâfirlerinize [yemek ve içecek vermek ve abdest ve nemâzlarına kolaylık göstermek ile], köle ve câriyelerinize[elbiseler giydirmek ve yumuşak davranmak ile] iyilik ediniz. Muhakkak Allahü teâlâ,[mahlûklara] ihsânda bulunmayıp da, kibrlenen ve öğünenleri sevmez) buyurulmuşdur.

Fussilet sûresinin otuzdördüncü âyetinde meâlen: (İyilik ile kötülük [mükâfât ve mücâzât]müsâvî değildir.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.