● Ehl-i sünnete tâbi’ olmadan kurtuluş mümkin değildir. 1/59. [Mektûbât Tercemesi: 94.]
● Ehl-i sünnetin reîsi [reîslerinden birisi] Şeyh Ebûl Hasen-ül-eş’arîdir. 2/67 [Se’âdet-i Ebediyye: 54.]
● Ehl-i islâma lâzımdır ki, pâdişâh-ı islâma yardım edeler. İslâmiyyetin yayılmasına [revâç bulmasına] sebeb olalar [uğraşalar]. 1/47 [Mektûbât Tercemesi: 82.]
● Ehl-i dünyâya ve onun aldatıcı süslerine göz ucu ile dahî nazar, öldürücü zehrdir. 1/138. [Mektûbât Tercemesi: 180.]
● Ehl-i sünnet i’tikâdına sarılıp, Zeyd ve Amr’ın [şunun bunun] sözlerine kulak asmıya, dinlemiye ve yalan olan efsâneleri ve yalan olan hikâyeleri kendine düstûr eylemek, kendini zâyi’ eylemekdir. 1/251 [Mektûbât Tercemesi: 308.]
● Ehl-i kitâb, Peygamberimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” Peygamber olduğunu anlarlar. Fekat, inadları yüzünden inanmazlardı. 3/91
● Ehl-i Bedr, mutlaka magfûrdur (kurtulmuşdur). 3/24
● Ehl-i irâdetden [dînine çok bağlı] olan sâliha bir hanıma, dînin akâidini ve islâmiyyetdeki ibâdetleri beyân ve tergîb eden mektûb. 3/17 [Se’âdet-i Ebediyye: 102.]
● Âyât-ı Kur’âniyyenin [Kur’ân-ı kerîm âyetlerinin] anlaşılmasından acz hakkındaki mektûblar. 1/310 [Mektûbât Tercemesi: 495.]
● İnternet vâsıtası ile haberleşme. 412
● Îşân [onlar] Kalb hastalıklarının tabîbleridirler.1/260 [Mektûbât Tercemesi: 326.]
● Îşânın [Evliyânın] bakışları, kalb hastalıklarına şifâ verici, teveccühleri ma’nevî hastalıkları def’ edicidir. 2/92 [Se’âdet-i Ebediyye: 749.]
● Îşânın sözleri devâ ve bakışları şifâdır. 1/109 [Mektûbât Tercemesi: 161.]
● Îşânın celîsleri [Onlarla birlikde olanlar] şakî olmaz. 1/87 [Mektûbât Tercemesi: 137.]