Onu çok seven, Onu çok anar, çok söyler, çok över. Deylemînin bildirdiği ve (Künûz-üd-dekâık)da yazılı hadîs-i şerîfde, (Birşeyi çok seven, onu çok anar) buyuruldu. Bu hadîs kitâbını Münâvî toplamışdır. Resûlullahı çok sevmek lâzım olduğunu bütün islâm âlimleri uzun yazmışlardır. Vehhâbî kitâbı bile, üçyüzotuzaltıncı sahîfesinde bunu şöyle yazmakdadır:
(Hadîs-i şerîfde, (Bir kimse, beni çocuğundan ve babasından ve herkesden dahâ çok sevmedikçe, îmân etmiş olmaz) buyuruldu. Ya’nî îmânı olgun olmaz. Allahı sevenin, Onun Resûlünü de sevmesi vâcibdir. Sâlih kulları da sevmesi lâzımdır.)
Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” mevlid gecelerinde Eshâbına ziyâfet verir, dünyâya teşrîf etdiği ve çocukluğu zemânında olan şeyleri anlatırdı. Hazret-i Ebû Bekr, halîfe iken, mevlid gecesinde, Eshâb-ı kirâmı toplayıp, Resûlullahın dünyâya teşrîfindeki olağanüstü hâlleri konuşurlardı. Doğum gününe önem vermeği hıristiyanlar, müslimânlardan öğrenip almışlardır. Dünyânın her yerindeki müslimânlar, Peygamberimizin ve Eshâb-ı kirâmın yapdıkları gibi, mevlid gecesinde, Resûlullahı anlatan kitâbları okurlar ve Resûlullahın dünyâya teşrîf etdiği bu şerefli gecede şenlik yapar, sevinirlerdi. İslâm âlimleri, bu geceye çok önem vermişlerdir. Bu geceyi bütün mahlûklar, melekler, cin, hayvanlar ve cansız maddeler, birbirlerine müjdelemekde, Fahr-i âlem dünyâya teşrîf etdi diye sevinmekdedirler. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, (mevlid okunan yerden belâlar, sıkıntılar gider) buyurmuşdur. Mevlidi, nazm, şi’r olarak okumak dahâ te’sîrli ve fâideli olur.
Mevlid okumanın bir ibâdet olduğunu ve nasıl okumak lâzım geldiğini ve fâidelerini bildirmek için, islâm âlimleri, her dilde kitâblar yazdılar. Bu kitâblardan on adedini, Mustafâ Kâtib Çelebînin “rahmetullahi aleyh”,[1] (Keşf-üz-zünûn) kitâbından ve zeylinden alarak bildiriyoruz:
1 -Bursalı Süleymân Çelebînin Türkçe mevlid kasîdesi çok şöhret kazanmışdır. Osmânlıların ve Türkiyenin her yerinde seve seve okunmakdadır. Asl ismi (Vesîlet-ün-necât)dır. Süleymân Çelebî, yıldırım sultân Bâyezîd “rahmetullahi aleyh” hânın imâmı idi. 800 [m. 1398] de Bursada vefât etmişdir.
2 -Muhammed Ak Şemsüddîn efendinin[2] oğlu Hamdullah efendi “rahmetullahi aleyh” de bir mevlid kasîdesi yazmışdır.
—
[1] Kâtib Çelebî 1067 [m. 1656] da İstanbulda vefât etdi.
[2] Ak Şemsüddîn 864 [m. 1460] da Göynükde vefât etdi.