Avlıyamıyacağını anlayınca, düşmanlığını açığa vurdu. İkisinin tarafdârları çoğalarak Îsevîler ikiye ayrıldı. Polcüler Avrupa krallarını elde edip kuvvetlendiler. Barnabacıların ise sayıları artdı. Bunlardan Antakya piskoposu Lucian, teslîse inanmadığı için 312 de öldürüldü. Bunun talebesi, Libyalı Ariusa, İskenderiyye piskoposu Peter tarafından kilisede vazîfe verildi. Sonra aforoz edildi. Çünki, bu da, Barnabas gibi, Îsâ insandır. Ona tapılmaz diyordu. Büyük Kostantinin zevcesi Polcü, kız kardeşi Kostantinia ise Ariuscu olmuşdu. İskenderiyyenin yeni piskoposu Aleksander ile Ariusun düşmanlığı, Kostantinin milletini ikiye bölüyordu. İznik toplantısında Ariusun aforoz edilmesine ve Barnabas İncîlinin yok edilmesine ve bu İncîli okuyanların öldürülmelerine karâr verildi. Ariuscular yok edilmeğe başlandı. Kostantin pişmân olup, Ariusu İstanbula da’vet etdi ise de, gelirken öldürüldü. F.P. Sozzini 1562 de bir kitâb yazarak teslîsi red etdi. 1578 de Transilvanyada Kalusenberge gitdi. Buranın hükümdârı Ariuscu idi. Buranın piskoposu Francis David de [1510-1579] teslîse karşı idi.
Barnabasın yazdığı İncîl, mîlâdın 325. ci senesine kadar İskenderiyye kiliselerinde okunuyordu. 383 senesinde Papa bu İncîlden bir nüsha elde ederek husûsî kütübhânesine koydu. Papa beşinci Sixtus, (1585-1590) arasındaki papalık zemânında, arkadaşı F.O. Marinoya bunu ibrâniceden italyancaya terceme etdirdi. Prusya kralının müşâviri J.F. Gramer, bunu bulup 1713 de, Osmânlılarla yapdığı mühârebeleri ile meşhûr olan, kitâb meraklısı prens Eugene hediyye etdi. Prens 1149 [m. 1736] da öldükden iki sene sonra, kütübhânesi Viyana (Hofbibliyothek) kütübhânesine katıldı. Bu el yazma İncîl, Viyana imperatorluk kütübhânesinde, hâlâ durmakdadır. Aynı senelerde, Madridde bir italyanca nüsha dahâ bulundu ise de, kilise baskısı ile yok edildi. Viyanadaki İncîl, 1325 [m. 1907] de Oxfordda, Ragg ve hanımı tarafından ingilizceye terceme edildi. Bu tercemenin birçok nüshaları da, ingilizler tarafından yok edildi. Bu nüshadan foto-ofset yolu ile, 1973 de Pâkistânda ikibin nüsha basılmışdır. İkiyüzelli sahîfedir. S.Alî Yûsüf, P.O.Box 2120, Karachi -18- den istiyenlere gönderilmekdedir.) 42, 43, 411, 1078, 1109, 1122, 1128, 1161.
152 — BATLEMYÜS: Buna Batlemyus ve Ptolemee de denir. Mısrda Sa’îdde tevellüd ve mîlâdın [167] senesinde İskenderiyyede vefât etdi. Astronomi, târîh ve coğrafya ile uğraşdı. (Dünyâ duruyor, gökler dönüyor) derdi. Astronomi üzerinde eski yunanca yazdığı Mecistî kitâbı meşhûrdur. (Mecistî), ekber [büyük] demekdir. Arabîye terceme edilmişdir. Arabîden de lâtinceye çevrilmişdir. 538, 761.
153 — BATTÂL GÂZÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Seyyid Battâl gâzî, islâm mücâhidlerindendir. Rumlarla çok cihâd etdi. Mesleme kumandasındaki ordu ile, doksanaltı 96 [m. 715] senesinde İstanbula geldi. Yüzyirmibir [121] senesinde şehîd oldu. Eskişehrin Seyyid gâzî kazâsındadır. 1136.
154 — BÂYEZÎD-I “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Yıldırım sultân Bâyezîd, Osmânlı pâdişâhlarının dördüncüsüdür. Murâd-ı Hüdâvendigârın oğlu ve Çelebî sultân Muhammedin babasıdır. 761 [m. 1360] de tevellüd etdi. 791 [m. 1388] de, babası şehîd olunca, tahta çıkdı. Rumelide ve Anadoluda çok şehrler aldı. Macaristana kadar feth etdi. İstanbulu almak için Anadolu hisârını yapdı ise de, 791 [m. 1388] de İstanbul imperatörü, senede onbin altın cizye vermeği ve şehrde bir müslimân mahalle ve câmi’ yapmağı istedi. Fekat üç sene sonra, bunları yıkdı. Yıldırım, şehri on sene muhâsara etdi. Alman, Macar, Fransız orduları yardıma gelirken, 799 [m. 1396] da Yıldırım hücûm ederek Niğboluda hepsini perişân etdi. 805 [m. 1402] de, Ankarada Tîmûr ile harb ederken, oğlu Süleymân efendinin emrindeki asker Tîmûr tarafına geçince, mağlûb ve esîr oldu. Tîmûr çok i’zâz ve ikrâm etdi ise de, kederinden sekiz ay sonra nefes darlığından vefât etdi. Bursaya defn edildi. Tîmûr, Yıldırımın ölümünü işitince, (Yazık oldu. Büyük bir mücâhid gayb etdik) dedi. Çok cesûr ve âdil idi.