İstanbul kısmında yüzbinlerce müslimân sulh ve sükûnet içinde nâmûsu ile yaşarken, Perada bulunan tahmînen 30.000 hıristiyan, bütün dünyâya bir nâmûssuzluk, iffetsizlik ve serserilik nümûnesi olmakdadır. Pera için İtalyanlar, (Pera, dei sulirati il nido = Pera, serseriler yatağı) adlı bir şarkı yapmışlar ve bu şarkı oradakilerin ağzından düşmez olmuşdur.)

Burada bir de Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” hakkında bir dinsizin ne söylediğini de bildirmek istiyoruz. Yehûdî asllı bir komünist ve marksist olan, hiçbir dîni tanımayan, bütün Peygamberleri “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” sar’aya tutulmuş, gözlerine hayâller görünen, hasta kimseler olarak kabûl eden Maxime Rodinson ismindeki kâfir, bundan kısa bir zemân evvel neşr etdiği ve 25 dile çevrilmiş olan(Muhammed) ismindeki eserinde, Kur’ânı kerîmden aldığı birçok âyetlerin ma’nâsını kendi düşüncesine göre değişdirdiği hâlde, Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” için, (Düşüncesi ve hareketleri ile dünyâyı yerinden sarsmış olan bu zât hakkında, aslında az şey biliyoruz. Ama, Muhammedin “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” başka hiçbir kimsede rastlanmıyan bir şahsiyyet ışığı ile parıldadığını görmek mümkindir. Etrâfında toplanmış olan insanları parlatan da, işte bu ışıkdır. Bunu kabûl etmek zorundayız. Ben de, kitâbımda bu ışığı [nûru] görebildiğim kadar tesbîte çalışdım) demek zorunda kalmışdır.

Görülüyor ki, artık Avrupalı muharrirler de, İslâm dîninin mükemmeliyyetini kabûl etmekde, Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hakkında medhiyyeler söylemekde, Kur’ân-ı kerîmi bir mükemmel kitâb olarak tanımakdadırlar. Fekat, bu kitâbın Allah tarafından gönderilmediğini, Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” tarafından yazıldığını, ya’nî Ona gelen vahyden değil, kendi karîhasından [düşünme gücünden] geldiğini, fekat son derecede dürüst olan Muhammed aleyhisselâmın, bunların hakîkaten Allahü teâlâdan geldiğine inandığını zan etmekdedirler. Bu târîhcilerden bir kısmı, Muhammed aleyhisselâmın okuma yazma bildiğini, ba’zı hıristiyan [veyâ yehûdî] din adamlarından din bilgisi aldığını iddi’â etmekdedirler. Yukarıda zikr etdiğimiz komünist Rodinson, Peygamberimiz “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” için, Kur’ân-ı kerîmin açıkca bildirdiği ve müslimânların kullandığı (Ümmî) kelimesinin (okuma yazma öğrenmemiş) ma’nâsına değil, büsbütün başka bir ma’nâya geldiğini isbâta çalışmakdadır.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.