Bu husûs ayrıca Bekara sûresinin 87 ve 253. âyetlerinde bildirilmekdedir. Bu âyet-i kerîmelerde meâlen, (Meryem oğlu Îsâya açık mu’cizeler verdik. Rûh-ül-kuds ile kuvvetlendirdik) buyurulmuşdur. [Bu âyet-i kerîmede açık mu’cizeler verildiği bildiriliyor. Âl-i imrân sûresi 48. ci, Mâide sûresi 46 ve 110. ve Hadîd sûresi 27. ci âyetlerinde Îsâ aleyhisselâma İncîl kitâbının verildiği açık olarak zikr edilmekdedir.] Bâkire Meryemden doğuşu hakkında ise, Âl-i İmrân sûresinin 45. ci ve devâmındaki âyetlerinde meâlen, (Melekler demişdi ki: Ey Meryem, Allah sana (KÜN) ol demekle hemen yaratılan, ismi Meryem oğlu Îsâ Mesîh olan, dünyâda ve âhiretde şerefli ve Allahü teâlâya yakın kılınanlardan ve insanlarla beşikde ve yetişkinliğinde konuşan ve sâlihlerden olan bir oğul ile müjdeler. Meryem, Rabbim! Bana hiçbir erkek dokunmadığı hâlde, nasıl olur da oğlum olur? dedi. Melek şöyle dedi: Allahü teâlâ böylece, dilediğini yaratır. Bir şeyin olmasını dilerse, ona (KÜN) Ol der ve hemen var olur) buyurulmuşdur.

[1] Renanın hayâtı kitâbımızın 165. ci sahîfesinde yazılıdır.

Îsâ aleyhisselâm beşikde iken konuşdu. Çocukken bile hârikul’âde bir zekâ sâhibi idi. Kendisine sorulan süâllere şâyân-ı hayret cevâblar veriyordu. Bu hâli hârik-ul’âde bir insan olacağını belli ediyordu. Kudüsde va’zlarına başladı. Ancak, üç sene süren Peygamberliği esnâsında, Kur’ân-ı kerîmde de zikr edilen birçok mu’cizeler gösterdi. Ölüleri diriltdi. Cüzzamlıları iyi etdi. A’mâların gözlerini açdı. Îsâ aleyhisselâm evi olmıyan, durmaksızın yürüyen, güneşin batdığı yerde, geceyi düâ etmekle geçiren bir Peygamber idi. Çok merhametli, çok şefkatli, çok yumuşak huylu, çok alçak gönüllü idi. Gösterdiği mu’cizelerden utanır, iyileşdirdiği hastaların kendisine teşekkür etmelerini önlemek için, onların yanından kaçardı. Havârîlerin [Kendisine inanmış olan oniki kişinin] söyledikleri sert sözleri [meselâ, birlikde gemi ile giderlerken zuhûr eden sert fırtına karşısında, batmakdan korkunca, ona (bu fırtınayı niçin durdurmuyorsun? Helâk olacağız, helâk olmamıza aldırış etmiyor musun?) gibi lâfları] cevâb vermeden karşılar, hiç sesini çıkarmaz ve bu kaba davranışları hemen afv ederdi. Kendisi hakkında fenâ sözler söylediği için, havârîlerden Petrus tarafından kulağı kopartılan bir bağçevanın kulağının tekrâr yerine yapışması için Allahü teâlâya düâ etmekden çekinmemiş, bağçevan ile birlikde ızdırâb çekmişdi.

İncîlde, ahkâm [emrler ve yasaklar] pek azdı. Îsâ aleyhisselâm yeni bir din getirdiğinden bahs etmemiş (Ben bir yeni din kurmuyorum. Ben benî İsrâîl Peygamberlerinin “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” getirdiği ve şimdi bozulmağa başlayan, tek Allaha inanan hak dînini izhâr için geldim) diyordu.

Sesli Okuma
DEVAMBİTİR
(1/5) Okuma ayarları →

(2/5) Kitap ve sayfa numarası seçimi

(3/5) Bölümler arasında dinamik geçiş

(4/5) Önceki veya sonraki bölüm ve sayfalar
(5/5) Sesli okuma ve yazı takibi
15 saniye geri alabilme.