193 158-Mektub

158
YÜZELLİSEKİZİNCİ MEKTÛB

Bu mektûb, şeyh Hamîd-i Bingâlîye yazılmışdır. Sâliklerin yaradılışla­rına göre, yükseldikleri mertebeleri bildirmekdedir:

Sâliklerin yaradılışlarına göre, kemâl mertebeleri başka başka olur. Kemâl mertebelerinin dereceleri kemiyyet ya’nî sayı bakımından veyâ keyfiyyet ya’nî güzellik bakımından veyâ her iki bakımdan da, birbirinden ayrılırlar. Çok kimsenin kemâli, ya’nî yüksekliği, (Tecellî-i sıfâtî) iledir. Baş­kalarının kemâli (Tecellî-i zâtî) iledir. Her iki tecellînin de çok çeşidleri var­dır. Çeşidler birbirlerine benzemezler. Bu tecellîlere kavuşan kimseler arasında da çok başkalık vardır. Çok kimselerin kemâli kalbin selâmeti ve rûhun halâsı iledir. Başkalarının kemâli, bu ikisi ile birlikde, sırrın da şü­hûdü iledir. Bu üçüncü kemâl ise, bu üçü ile birlikde, hafînin hayreti iledir. Bir dördüncü kemâl dahâ vardır ki, bu dördü ile birlikde, ahfânın kavuş­ması iledir. Bunlar, Allahü teâlânın öyle bir ihsânıdır ki, dilediğine verir. Allahü teâlâ, büyük ihsân sâhibidir. Bu mertebelerin herhangi birisinde ke­mâl hâsıl oldukdan sonra, yâ geriye inilir, yâhud, o makâmda kalınır. Ge­riye inenler, tekmîl ve irşâd makâmına kavuşur. Allahü teâlânın kullarını da’vet için, onlara fâideli olmak için, Hakdan halka dönerler. İkinciler kendilerini gayb ederler. İnsanlardan uzak yaşarlar. Geçmişde ve gele­cekde selâmetde olunuz!

Âlimin bir nazarı, bulunmaz hazînedir, Bir sohbeti, yıllarca, bitmez kütübhânedir.