174 130-Mektub

130
YÜZOTUZUNCU MEKTÛB

Bu mektûb, Cemâleddîne yazılmışdır. Çeşidli hâllerin hâsıl olmasına kıy­met verilmediği bildirilmekdedir:

Hâllerin değişmesi o kadar kıymetli değildir. Kalbe gelenlere ve gi­denlere, söylenilenlere ve işitilenlere bağlanmamalıdır. Aranılan şey baş­kadır. O görülmez, kalb ile müşâhede edilmez. Ondan söz edilmez ve işi­tilmez. Böyle şeylerden münezzehdir, müberrâdır. Sâlikleri, çocuklar gibi, bu yolun cevizleri ve kozalakları ile oyalarlar. Çok yüksekleri aramalıdır.

İş, bunlardan başkadır. Bunlar, hep rü’yâ ve hayâldir. Bir kimse rü’yâda ken­dini pâdişâh görebilir. Fekat gerçekde pâdişâh değildir. Fekat bu rü’yâ, bir ümmîd uyandırır. Nakşibendiyye tarîkatinde, rü’yâlara kıymet verilmez. Şu beyt, onların kitâblarında yazılıdır. Fârisî beyt tercemesi:

Güneşin kölesiyim, yalnız onu anarım. Geceyi, rü’yâları, hep arkaya atarım.

Hâllerden bir hâl gelir ve geçerse, sevinmeğe ve üzülmeğe değmez. Anlaşılamıyan maksadın hâsıl olmasını beklemelidir. Vesselâm.